Süper Lig’in 2. haftasında Fenerbahçe deplasmanda Göztepe’nin konuğu oldu. Karşılıklı atakların olduğu karşılaşmanın duraklama kısmında Talisca penaltıdan faydalanamadı ve gayret 0-0’lık eşitlikle sonuçlandı.

MOURINHO: RAKİBİN HAKKINI TESLİM ETMEMİZ GEREK

Karşılaşma sonrasında düzenlenen basın toplantısında Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jose Mourinho, açıklamalarda bulundu. Duruma girememekle ilgili rakibin yeterli iş çıkardığını lisana getiren Mourinho, “Çok fazla durum üretemememizin sebebiyle ilgili olarak da rakibin hakkını teslim etmek gerekiyor. Şunu anlıyorum ki, sizler için âlâ işler yapan rakibin hakkını vermek sıkıntı. Ekseriyetle, yapamayan ekibi ‘şunu yapamadı, bunu yapamadı’ diyerek eleştirme eğilimi var. Lakin rakibin hakkını teslim etmemiz gerekiyor” diye konuştu.

LIS: PUAN ALMAK DEĞERLİYDİ

Fenerbahçe, Trendyol Harika Lig’in 2. haftasında Göztepe ile 0-0 berabere kaldı. Karşılaşmanın akabinde file bekçisi Mateusz Lis açıklamalarda bulundu. Maçın ardından Mateusz Lis, “Çok kıymetli 1 puan. İki kadronun da kazanabileceği bir maçtı. Planımız vardı, en yeterli biçimde alana yansıttık. Son dakikada grubuma yardımcı olduğum için çok memnunum. Ben bu türlü anlarda ekstra işler yapmak zorundayım. Kazanamadığımız için de üzgünüz. Nitekim kazanmak istiyorduk. Gol yememek güzeldi bizim adımıza. Şampiyonlar Ligi çabası veren böylesi değerli bir ekibe karşı puan almak değerli.” dedi.

Maçın akabinde FANATİK’in usta müellifleri çabayı köşe yazılarında kıymetlendirdi. Usta isimlerin maksadında Fenerbahçeli futbolcuların yanı sıra Mourinho da vardı. Portekizli teknik adam için çarpıcı tabirler kullandılar.

FİZİK FARKI / SERKAN AKCAN – FANATİK

Kadıköy’deki Feyenoord maçındaki yüksek coşkunun akabinde Fenerbahçe’nin 3 günde bu kadar negatif değişmesi şaşırtıcıydı. Mourinho, Göztepe deplasmanında takımda yeniden değişiklik yaparak Yusuf Akçiçek’i üçlü savunmanın merkezine yerleştirerek Skriniar’ı sağ stopere çekti. Lakin Göztepe geçen dönem ligin en uygun baskı gruplarından biriydi, bu yıl da takımında yaptığı revizyonun akabinde bu özelliğini daha da âlâ hale getirdi. Fizikî açıdan Fenerbahçe’den daha güzel düzeyde görünmelerinin sebebi de buydu. Stoilov hoca, Romelu’yu kaybetmiş olmasına karşın Janderson, Olaiton, Rhadney ve Santos üzere desteklerle geçen hafta Rize deplasmanında dün gece de Fenerbahçe’ye karşı bilhassa birinci yarıda sahanın her bir metrekaresinde teğe bir baskılarla üstünlük kurdu.

BUNUN İZAHI YOK

Juan’ın 61’de ikinci sarıdan atılmasıyla Göztepe, 85’e kadar yani Oosterwolde kırmızı görene kadar bir kişi eksik oynadı. Maçın 11’e 10 oynandığı 24 dakikalık süreçte Mourinho’nun grubu baskıyı bir nebze artırmayı başardı. Ne var ki, bu baskının akabinde Fenerbahçe’nin tek bir isabetli şut dahi çekememesi yalnızca Göztepe’nin 10 şahısla uygulamayı başardığı teğe bir baskıların eseri değil birebir vakitte Mourinho’nun kadrosunu geniş alanda oynatmasıydı. Talisca sakatlık yaşadı, döneme geç başladı, kabul. Lakin Göztepe karşısında bitime gerçek kazanılan frikikte barajı geçiremedi, son dakikadaki penaltıyı atamadı. Bu artık formsuzlukla izah edilemez.

ESKİ HAMAM ESKİ TAS… / FAİK ÇETİNER – FANATİK

Mourinho bu döneme hakikaten farklı (!) başladı. Başarılı 11’ler ile oynamıyor. Feyenoord maçının alkışlanan grubunu tek mecburi değişiklik ile (Mert yok, Yusuf var) alana sürmüştü. Halbuki yorgunları dinlendirebilirdi. Neyse, maça dönelim. Kenar beklerin (Semedo ve Brown) ofansif ve defansif vazifelerini güzel uyguluyorsa 3’lü defans sırıtmıyor. Göztepe bu ligin çekinilecek gruplarından biri. Hele kendi meskeninde oynuyorsa. Sarı-Lacivertli takımın golcüleri (En Nesyri ve Duran) rakibin taktıkları kelepçeyi birinci yarıda çözemeyince skora katkı yapamadılar. Mourinho her vakit olduğu üzere devre ortası atak yapmadı. İkinci kısımda oyun kıran kırana geçerken maça sarı ve kırmızı kartlar damga vurdu. Oyun golsüz giderken Juan amatörce bir faul sonrası ikinci sarıdan kendini dışarıda buldu.

DÜNYASI KARARDI

Geride 30 dakika vardı ve Fenerbahçe’ye” piyango” vurmuştu. Mourinho ataklarını son 20 dakikaya sakladı. Evvel Fred’i sonrasında Semedo ve Duran’ı oyundan aldı. Yerlerine giren İrfan Can Kahveci, Oğuz Aydın ve Talisca ile doldur boşalta başladı. 10 kişilik Göztepe ani bir atağında bu sefer Oosterwolde çift sarıdan kırmızı gördü. İş bitti derken Mourinho bitime 4 dakika kala En Nesyri’nin yerine oyuna Cenk Tosun’u aldı. Bu nerden çıktı derken Cenk grubuna penaltı kazandırdı, Mourinho’yu kurtardı. Talisca topun başına geldi, vuruşunu kaleci Lis çıkartınca Fenerbahçe’nin dünyası karardı. Bu türlü fırsat tepilmez, bu türlü puan kaybedilmez. Hasılı “Eski tas eski hamam…” Yazık bu ekibe gönül verenlere..

VASATLIĞA DEVAM: DÖNEM BAŞLADI! / MESUT AYDIN KALE – FANATİK

Her dönem başı, yeni bir umuttur. Bu, diğer bir ekip için geçerli olabilir ancak, Fenerbahçe için değil… Fenerbahçe için vasatlığa devam, bir yanılgı, bir yanlış değil, baht olmaya başladı. İşte gördük…

Sezona bir hafta gecikmeli başlayan Fenerbahçe, kuvvetli Göztepe deplasmanına konuk oldu. Ege temsilcisi, beklendiği üzere alanında baskılı bir oyunla başladı. Ön alan baskısını düzgün uygulayan Göztepe, Fenerbahçe’ye birinci 15 dakikada adeta göz açtırmadı. Bu, Fenerbahçe’nin hem Avrupa’da hem de ligdeki şiddetli maçlarda son iki dönemdir çözemediği bir sorun. Birinci 20 dakikadan sonra Fenerbahçe topun denetimini ele geçirdi; lakin net konum üretmekte zorlandı. Göztepe savunması, temaslı oyunu sayesinde Duran ve En-Nesyri’ye rahat alan bırakmadı. Maçın üçte biri geride kalmasına karşın alanda yalnızca bir isabetli şut vardı(!). O da Göztepe’den… İki grup da birbirini durdurmak ismine ağır bir uğraş ortaya koydu.

İlk yarı, sertliğin yüksek olduğu tempolu bir oyunla geçti. Mourinho, hakem kararlarına reaksiyon olarak birinci yarı bitmeden soyunma odasına gitti. Fenerbahçe ismine makus futbol, birinci 45 dakikanın özeti oldu. Yeni katılan isimlere karşın Fenerbahçe’de futbol ismine olumlu manada değişen hiçbir şey yoktu. İkinci yarı da değişiklik olmadan ve tıpkı sertlikte başladı. Göztepe, uyguladığı baskıyla Fenerbahçe’yi kalesine yaklaştırmazken, sertliğin artmasıyla birlikte sarı kartların sayısı da çoğalmaya başladı.

61. dakikada bu sertliğin faturası Göztepe’ye kesildi. Evvel Juan ikinci sarı karttan, akabinde kenarda İsmail Köybaşı direkt kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Berbat oyuna karşın oyuncu değişikliğine gitmeyen Mourinho, rakibin 10 kişi kalmasını fırsat bilip dahiyane bir atılımla Oğuz Aydın, İrfan Can ve Talisca’yı alana sürdü. Lakin dakika 83 olmasına karşın Fenerbahçe hâlâ kaleye isabetli şut çekememişti.

Göztepe, 10 kişi kalmasına karşın düzgün savunmasını sürdürdü ve orta sıra çıktığı kontrataklarla Fenerbahçe’yi güç durumda bıraktı. 85. dakikada Oosterwolde’nin yaptığı kusur, ikinci sarı kartla oyundan atılmasına neden oldu. 90+2’de Cenk Tosun’un kazandırdığı haklı penaltıyı ise yararsız Talisca kaçırdı. Bu, Fenerbahçe’nin maçtaki birinci isabetli şutuydu. Koskoca 90+6 dakikada yalnızca bir isabetli şut vardı, o da penaltıydı.

Fenerbahçe, yeni döneme da geçen yıl bıraktığı üzere vasat bir oyunla başladı. Bilhassa üçüncü bölgeye top taşırken ve orada tesirli olamazken, transferde önceliğin savunma sınırına verilmesi ister iş bilmezlik deyin, ister amatörlük. Kadronun en üretken isimleri Tadic ve Dzeko ayrılmışken, önceliği o bölgelere değil de hâlâ savunmaya veriyorsan; kaybedilen puanlara, kaçan çeşitlere ağlamayacaksın. Son olarak Talisca(!)… Feyenoord maçında gol atmasına karşın “faydasız” demiştim. Artık bir adım daha öteye gidiyorum: Bu maliyetle Fenerbahçe’ye yapılan en büyük ihanet!

SAHİ NE OYNADI FENERBAHÇE? / CEM DİZDAR – FANATİK

Onca harcamaya karşın gol olacak son satışı yüksek grup ile şampiyon olamazsa, krizi yeterlice derinleşecek iki ekibin maçı birinci devre boyunca istikrarda ilerledi. Yani, ‘’denge’’ dediğimizde aslında birinci devre boyunca pek bir şey olmadı. Pekala ancak bu kadar insan neyi, neden izlemek zorunda kaldı? İşte o da, ülke futbolunun kalıcı illüzyonu. Bekle ki, bir şeyler olacak. Birinci devre boyunca ‘’gol olacak pozisyon’’ olamadığından ‘’gol beklentisi’’ de ‘yarım gol’’e ulaşamadı! Birinci devre olağan ilerleyine ikincisine bir şeyler olması beklenirdi. 62’de evvel Juan attırdı kendini! Sonrasında yedek kulübesinden İsmail Köybaşı! Ama neden? 70’e kadar boş geçen bir maç. Hangi kadro neyi, neden yapıyor muhakkak değil. Birinci maçını kazanan Göztepe anlaşılır tahminen lakin Feyenoord’a son maçta 5 gol atan Fenerbahçe’nin saha içi davranışını anlamak mümkün değil.

İDRAK ETMİŞTİR

Feyenoord karşısında taraftarını ayağa kaldıran Fenerbahçe lige dönünce ‘’mevsim normalleri’’nin ne olduğunu sanırım bir kere daha idrak etmiştir. 85’te hazırlanmış olgun bir atağı nihayete erdiremeyen Fenerbahçe’de En Nesyri ile Cenk Tosun’u değiştirdi Jose Mourinho. Yani kaosa, meçhullüğü bir zar attı Fenerbahçe. O da olmadı. Derkeeen… O onca para saçılıp adalet dağıtsın diye beklenen VAR devreye girdi ve penaltı verdi hakem. Lakin bu sefer onca para dökülen Anderson Talisca penaltıyı atamadı. Böylelikle Fenerbahçe birinci maçını kazanamadı. Haliyle ‘’Lig güç bir maraton’’ denecek lakin maratona geriden başlamak, iki maç kazanmış bir rakibe karşı ligi devamını sıkıntı geçeceğini iddia etmek o kadar da kehanet gerektirmez sanırım. Ve sahi; Fenerbahçe ne oynadı?

PENALTI VE KIRMIZI KART GÖZDEN KAÇTI / DENİZ ÇOBAN – FANATİK

Maçın 3. dakikasında Fenerbahçe ceza alanı içinde Amrabat ile Janderson uğraşı penaltıydı. Her ne kadar Amrabat topla oynasa da, oyuncular sonrasında yaşananlardan da sorumludur. Fenerbahçeli oyuncu bence rakibiyle oluşan teması önleyebilirdi. 42’de Duran-Allan çabasında, Duran’a çıkan sarı kart kâfi değildi. Kırmızı kart çok daha yanlışsız olurdu. 56’da Arda’nın koluna gelen topta penaltı beklentileri gereksizdi. Zira Arda’nın bilerek oynadığı top koluna geldi. 61’de Juan’a ve 85’te Oosterwolde’ye verilen ikinci sarı karttan kırmızılar doğruydu. 90+3’te Fenerbahçe lehine verilen penaltı da VAR’la gelen karar tekrar doğruydu.