BİNNUR ÇAYDAŞ’DAN ŞEHRİN MODASI

Ağustos 28, 20252 Mins Read
19

Moda dediğimiz şey, yalnızca kıyafetlerimizdeki renk ve kesimlerden ibaret değil; o, yaşadığımız şehirlerin ruhunu yansıtan bir aynadır.

Sokakların ritmi, vitrinlerin dili, yürüyen insanların duruşu… Hepsi bir araya gelerek “şehir modası” dediğimiz o benzersiz tabloyu oluşturuyor.  Sokaklardan Yüksek Modaya New York’ta sokaklar adeta bir podyum. Supreme, Alife gibi markalar; Alexander Wang, Opening Ceremony ve Public School gibi tasarımcılarla birleşerek şehrin dinamizmini stillere taşıyor.

Paris ise bambaşka… Louis Vuitton, Dior, Givenchy gibi haute couture devleri, bu şehri modanın klasik başkenti olarak tutmaya devam ediyor. Milano’da ise lüks ve yaratıcılık iç içe. Gucci, Prada, Versace gibi markalarla birlikte genç tasarımcıların da yükselişi göz ardı edilemiyor.

Tutku Modu Moda, geçici bir heves değil. Biz insanlar, estetiğe ve yaratıcılığa ilgi duyduğumuz sürece, bu tutku hem sokakta hem de podyumda var olmaya devam edecek. Şehirlerin modası değişse de, modanın şehirler üzerindeki etkisi hiç kaybolmayacak.

Çünkü moda, yalnızca giydiğimiz şeyler değil; kendimizi ifade etme biçimimiz, hayata karşı duruşumuz. Ve bu duruş, her şehrin kendi hikâyesinde ayrı bir sayfa açıyor.

Ana Sayfa

En Çok Okunanlar