İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik soruşturma kapsamında tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu’nun iptal edilen lisans diplomasına ait davada bugün ikinci duruşma yapılacak.

Duruşma İstanbul Adliyesi’ndeki 59. Asliye Ceza Mahkemesi salonunun yetersiz kalması nedeniyle Silivri’deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu yerleşkesinde bulunan 1 No’lu duruşma salonunda görülecek.

12 Eylül’deki birinci duruşmada hakim tarafından iddianame özetlenmişti.

Dava orta kararla 20 Ekim Pazartesi gününe ertelenmişti.

DİPLOMANIN İPTAL SÜRECİ

Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının uydurma olduğu teziyle CİMER’e 18 Eylül 2024’te müracaatta bulunuldu.

Bu ihbar üzerine 1 Ekim 2024’te savcılığa şikayet dilekçesi sunuldu.

Söz konusu şikayetin akabinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İmamoğlu’nun 1994 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden aldığı lisans diplomasının düzmece olduğuna dair savlar ve haberler üzerine şubat ayında soruşturma başlattı.

Soruşturma “resmi dokümanda sahtecilik” teziyle başlatılırken, 24 Şubat 2025 tarihinde İstanbul Üniversitesi’ne resmi yazı gönderildi.

5 Mart 2025’te İmamoğlu’nun tabiri alındı ve İstanbul Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve savcılıkla iş birliği yaparak mevzuyu incelemeye aldığını açıkladı.

18 Mart 2025’te İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu 61’inci toplantısında, İmamoğlu dahil 28 kişinin diplomalarının “yokluk” ve “açık hata” argümanıyla iptal edilmesine karar verdi.

Üniversite, toplam 38 kişinin yatay geçişlerinin incelendiğini, 10 kişinin kaydının silindiğini ve 28 kişinin diplomalarının iptal edildiğini duyurdu.

Bu gelişme üzerine 8 Temmuz 2025’te İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi, İmamoğlu’nun “resmi evrakta sahtecilik” teziyle yargılanacağı iddianameyi kabul etti.

İddianamenin kabul edilmesi sonrası İstanbul 5. Yönetim Mahkemesi İmamoğlu’nun yürütmenin durdurulması talebini temmuz ayı sonlarında reddetti.

İmamoğlu’nun diploma bilgileri 5 Ağustos’ta İstanbul Üniversitesi’nin bilgi tabanından silindi ve e-Devlet’te de görünmez hale geldi.

DİPLOMA İDDİANAMESİNDEN NELER YER ALIYOR?

Soruşturmanın akabinde 8 Temmuz 2025’te kabul edilen iddianamede, İmamoğlu’nun “resmi dokümanda sahtecilik” cürmüne iştirak ettiği, “hileli bir biçimde aldığı evrakı yüksek lisans gayesiyle İstanbul Üniversitesi’ne, askerlik hizmeti emeliyle Ulusal Savunma Bakanlığı’na ve Yüksek Seçim Heyeti’ne (YSK) sunarak kullandığı” tezlerine yer verildi.

İddianamede, bu nedenle “resmi evrakta sahtecilik” cürmünün zincirleme biçimde işlendiği öne sürüldü.

İmamoğlu’nun “zincirleme halde resmi evrakta sahtecilik” cürmünden 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar mahpusla cezalandırılması talep edilen iddianamede, ayrıyeten işlemiş olduğu “kasıtlı suç” nedeniyle mahpus cezasına mahkum edilmesi halinde aşikâr hakları kullanmaktan mahrum bırakılmasına karar verilmesi de istendi.

CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINI ETKİLEYEBİLİR

İmamoğlu’nun mahpus cezasına mahkum edilmesi halinde cumhurbaşkanı adayı olabilmek için üniversite mezunu olma şartı arandığı için açılan davanın sonucu kritik değerde.

CHP’nin 23 Mart’ta düzenlediği ön seçimde tek aday olan Ekrem İmamoğlu partinin cumhurbaşkanı adayı ilan edilmişti.