Londra Moda Haftası, dün akşam tarihî bir ana tanıklık etti. Türk moda markası Barrus ve aromaterapi öncüsü Arka de Huile, “7 Hills / 7 Heals” koleksiyonunu görkemli bir defileyle tanıtarak moda dünyasına damga vurdu. Bu özel an, sırf Londra’nın seçkin moda etraflarında değil, İngiliz kraliyet ailesine yakın etraflarda de büyük yankı uyandırdı.

Koleksiyon, İstanbul’un tarihi ve kültürel zenginliklerinden ilham alınarak hazırlandı; kentin dokusu, renkleri ve ruhu defilenin her bir modülüne yansıtıldı.

Koleksiyonun en dikkat cazibeli özelliklerinden biri, nanoteknoloji ile geliştirilen kokulu eşarplar oldu. İstanbul’un büyüleyici dokusunu yansıtan bu eşarplar, %100 organik kumaş üzerine yerleştirilen mikro kapsüller sayesinde adım attıkça koku yayan bir aromaterapi tecrübesi sunuyor. Ayrıyeten, ışık oyunlarıyla renk değiştiren kumaşlar, defilenin en büyüleyici kesimleri ortasında yer aldı. UV ışık altında farklı tonlara dönüşen bu yenilikçi dizaynlar, izleyicilere modayla teknolojinin eşsiz ahengini yaşattı.

Defilenin doruk noktası ise İngiliz kraliyet ailesinin tarz ikonları Lady Amelia Windsor ve Lady Victoria Hervey’in podyuma çıkmasıydı. Onların üzerinde taşıdığı kokulu eşarplar ve renk değiştiren dizaynlar, koleksiyonun hem zarafetini hem de inovatif gücünü gözler önüne serdi.

Gecenin sürprizlerinden biri de, The Real Housewives yıldızlarından Juliet Angus (Julietti)’in davetliler ortasında yer almasıydı. Julietti, koleksiyona olan hayranlığını lisana getirirken, Barrus x Arka de Huile’nin Londra moda sahnesinde artık sadece bir marka değil, bir itibar sembolü olduğunu vurguladı.

Böylece Barrus x Arka de Huile, sırf Londra Moda Haftası’nın değil, tıpkı vakitte kraliyet etraflarının ve milletlerarası sosyetenin de yeni gözdesi haline geldi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı