Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, okulların açılmasıyla birlikte artan bulaşıcı hastalık riskine karşı ihtarlarda bulundu.

Kapalı alanlarda çocukların yakın teması, bulaşıcı hastalıkların artmasına yol açıyor!

Okulların açılması ile bir arada, kapalı alanlarda daha fazla sayıda çocuğun bir ortaya gelmesi, yakın temas, aralığın ortadan kalması ve ortak alan kullanımı üzere nedenlerle bulaşıcı hastalıklarda artış olduğunu aktaran Dr. Dilek Leyla Mamçu, “En sık soğuk algınlığı, grip üzere üst teneffüs yolu enfeksiyonları ve ishal görülür.   Bununla bir arada, kâfi bağışıklığı olmayan çocuklar ortasında su çiçeği, kızamık, kabakulak ve el-ayak-ağız hastalığı salgınları da görülebilir.” dedi.

Bu hastalıkların ekseriyetle virüsler yahut bakteriler yoluyla bulaştığını söz eden Mamçu, “Halsizlik, kırıklık, kas ağrıları ve yüksek ateş enfeksiyonların genel belirtileridir. Üst teneffüs yolu enfeksiyonlarında  burun akıntısı, nezle, hapşırık, öksürük, boğaz ağrısı, gözlerde sulanma öne çıkar. Su çiçeği, kızamık, kabakulak, el-ayak-ağız hastalığı gibi öncelikle deriyi tutan hastalıklarda deri döküntüleri ve kaşıntı birinci belirtiler olabilir.” açıklamasını yaptı.

Aşılar, çocuklara hastalıklara karşı ömür uzunluğu bağışıklık kazandırır!

Ülkemizde çocukluk devri aşı takviminde 13 hastalığa karşı rutin aşı uygulaması yapıldığını hatırlatan Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Bunlar; difteri, boğmaca, tetanos, çocuk felci, hepatit B, hepatit A, influenza tip b, tüberküloz, kızamık, kabakulak, kızamıkçık, suçiçeği ve pnömokoktur.” dedi.

Doğumdan itibaren Ulusal Aşı Takvimine uygun olarak rutin aşıları yapılan çocukların 48’inci ayda aşılarının tamamlanmış olacağını kaydeden Mamçu, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Tüm aşıları vaktinde ve eksiksiz yapılan çocukların okula başlama yaşları geldiğinde bu hastalıklara karşı bedenlerinde kâfi bağışıklığın olduğu kabul edilir. Aşılar sayesinde çocuklar hastalıklara karşı bağışıklık kazanır. Oluşan bağışıklama ekseriyetle ömür uzunluğu bedende kalır ve hastalık etkeni ile karşılaşınca onu etkisiz kılmak için savaşır. Bağışıklama, aşıyla önlenebilir hastalıkların ve ölümlerin önlenmesi açısından en değerli toplum sıhhati müdahaleleri ortasında yer alır.”

Çocuğa hijyen kurallarını öğretmek, ebeveynlerin en kıymetli misyonlarından biri!

Çocuğa hijyen kurallarını öğretmenin ve el yıkama alışkanlığını kazandırmanın ebeveynlerin en değerli misyon ve sorumluluklarından biri olduğunu vurgulayan Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Çocuğun yaşına uygun olarak anlayacağı lisanda hastalıklar ve mikroplar anlatılmalı, bilhassa ellerini ne vakit ve nasıl yıkayacağı konusunda net ve anlaşılır bilgiler verilmeli.” dedi.

Okul çağı başlamadan evvel bu alışkanlığı kazanmış olan bir çocuğun, okulda da bu alışkanlığını sürdürecek, bulaşıcı hastalıklardan kıymetli derecede korunacağını lisana getiren Mamçu, “Tuvalet sonrası ve yemek öncesi ellerin gerçek bir biçimde yıkanması,  öksürme yahut hapşırma sırasında ağız ve burunun  kapatılması, okul materyallerinin şahsî olarak kullanılması, giysilerin paylaşılmaması üzere hijyen kuralları okula başlayan çocuklara sık sık hatırlatılmalı.” biçiminde konuştu.

Hastalık belirtisi varsa çocuk okula gönderilmemeli!

38 derece ve daha yüksek bir ateş düzeyinin ebeveynler ve öğretmenler için dikkat alımlı olması gerektiğinin altını çizen Dr. Dilek Leyla Mamçu, “Beraberinde uykuya eğilim, bedende yahut saçlı deride döküntü, menenjit belirtisi olabileceğinden vakit kaybetmeden bir sıhhat  kuruluşuna başvurulmalı.” dedi.

Aşırı ishal ve kusma, cilt ve burun kanamaları, balgamlı öksürük ve çok kas ağrısı üzere durumların da bulaşıcı hastalıkların birinci belirtileri olabileceğine işaret eden Mamçu, kelamlarını şöyle tamamladı:

“Bulaşıcı hastalıkların kuluçka müddetleri 1-7 gün ortasında değişir. Kuluçka mühleti içinde bir hastalık hiç belirti vermeyebilir yahut hafif semptomlar fark edilebilir. Bu devirde bulaştırıcı olduğu için çocuk okula gönderilmemeli. Bunun dışında okulda salgın ortamının olması, çocukta yüksek ateş, titreme, terleme, çok kusma yahut ishal varlığında da çocuk meskende kalmalı.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı