Trabzonspor’da forma giyen Folcarelli, Trabzonspor Mecmuası’ndaki röportajında, Trabzonspor’un tarihi ve tutkulu taraftarlarıyla çok değerli bir kulüp olduğunu belirterek, “Böyle büyük bir kulübe transferimle ilgili bir soruyu 2-3 yıl evvel sorsanız, bunun gerçekleşeceğini asla düşünemezdim. Bunun gerçekleşebilmesi için çok fakat çok çalışmak gerekir. Bu topluluğun bir modülü olmak hem saha içinde hem saha dışında çok şey kattı.” tabirlerini kullandı.

Kulübün rahat bir çalışma ortamı sunduğunu aktaran Folcarelli, “Taraftarımız da motivasyonumuzu artıracak her şeyi yapıyor. Taraftarlar ve kentin futbola olan tutkusu üst seviye. Bana inanç veren bu ortamda her geçen gün kendimi daha da geliştirdiğimi düşünüyorum. Bu büyük ailenin bir kesimi olmak, adımı kulübün tarihine yazdırmak istiyorum. Trabzonspor formasıyla tarihe geçecek muvaffakiyetler kazanmayı hedefliyorum.” değerlendirmesinde bulundu

-“Kaybetmekten hiç hoşlanmıyorum.”

Tim Jabol Folcarelli, saha dışında beşerlerle hoş bağlantısı olan, esprili, sevinçli ve sakin birisi olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:

“Sahaya çıktığımda grubumu en güzel biçimde temsil etme noktasında büsbütün değişiyorum. Tabiri caizse rakibi bir canavar üzere ısırmam gerekiyorsa asla çekinmem. Kazanmak için her topa basan, mücadeleci ve gerektiğinde sert bir oyuncu oluyorum. Rakibe hürmet gösteririm lakin aslında alana çıkıyorsanız aklınızdaki aşikardır ya ben ya o. Kazanacak tarafta olmak için hiçbir şeyden çekinmem. Bu, işimi âlâ yapma ve kadrom için her şeyi verme isteğimden kaynaklanıyor. Kaybetmekten hiç hoşlanmıyorum, bu yüzden saha içinde daha hırslı ve kararlıyım.”

Hem hamle hem de savunma olarak kendisinden istenenleri yerine getirmeye çalıştığını anlatan Folcarelli, “İki ceza alanı ortasında da hem toplu hem de topsuz olarak bol bol koşular yapabiliyorum. Ayrıyeten top kazanma, rakibi bozma ve ceza alanına girişlerim de katkının kıymetli modülleri.” biçiminde görüş belirtti.

– “Saha içinde sinirlendirecek şey adaletsizliktir”

Folcarelli, yalnızca futboluna odaklandığını vurgulayarak, şunları lisana getirdi:

“Rakipler sizi baskı altına almak ve mental olarak düşürüp saha dışına çıkarmaya çalışırlar. Ancak ben bunları dinlemem, kimin ne yaptığıyla ilgilenmem bile. Yalnızca kadroma katkı yapmaya odaklanırım. Rakibin ne yaptığını, ne dediğini umursamam, daha doğrusu rakibin rastgele bir halde başımın içine girmesine müsaade vermem. Ben yalnızca futbola odaklıyım. Lakin şöyle bir gerçek de var. Beni alanda en çok sinirlendirecek şey adaletsizliktir. Hakem kararlarında bunu net olarak gördüğümde çok sinirlerinim. Bir de kendi karakteri dışında çok öz inançlı gözükme gayretinde olan futbolcularla oynamaktan da nefret ederim.”