Hareketsiz hayat, hamilelik, yanlış beslenme alışkanlıkları üzere nedenlerle ortaya çıkan hemoroid, ağrı ve kanama şikayetleriyle hayat konforunu olumsuz etkileyen ve her yaşta görülebilen bir sıhhat sıkıntısıdır. Cerrahi kesiye gerek olmadan kol ya da kasık damarından girilerek uygulanan ve konforlu bir düzgünleşme müddeti sunan Hemoroidal Arter Embolizasyonu (HAE) yolu, bilhassa ameliyat olamayan ve olmak istemeyen hemoroid hastaları için tesirli bir tedavi olarak öne çıkmaktadır. Memorial Ataşehir Hastanesi Girişimsel Radyoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Ali Fırat, ameliyatsız hemoroid tedavisi hakkında bilgi verdi.

Kasık ya da kol damarından girilerek süreç uygulanıyor

Halk ortasında sıklıkla basur olarak da bilinen hemoroid sorunu günümüzde her yaştan kişinin hayatını olumsuz etkileyen bir sıhhat sorunudur. Anüs ve rektumun alt kısmında yer alan damarların iltihaplanması, genişlemesi ve şişmesi ile oluşur. Hareketsiz hayat, kabızlık, yanlış beslenme alışkanlıkları, çok kilo üzere birçok neden hemoroidin oluşmasına yol açabilir. Hemoroidal arter embolizasyonu (HAE), hemoroidleri besleyen damarların özel tıkayıcı hususlarla kapatılarak bu bölgedeki basıncın azaltılmasını maksatlar. Cerrahi kesi ya da genel anestezi gerektirmeyen bu süreç, girişimsel radyoloji uzmanları tarafından uygulanır. Anjiyografi ünitesinde lokal anestezi altında kasık ya da kol damarından girilerek hemoroid bölgesini besleyen damarlar görüntülenir ve tıkayıcı malzemelerle kapatılır. Süreç kişinin durumuna nazaran yaklaşık olarak 30-60 dakika kadar sürer.

Kimler için uygun?

Bu tedavi bilhassa 2. ve 3. derece hemoroid hastaları için uygundur. Ameliyat olmak istemeyen, cerrahi olması riskli bulunan, daha evvel hemoroid ameliyatı geçirmiş ancak şikayetleri devam eden, kronik kabızlık ve kanama şikayetleri olan bireyler için önerilen bir tedavi yoludur. Yalnızca 4. derece hemoroid, şiddetli enfeksiyon yahut uygunsuz damar yapısı olan hastalarda cerrahi sistemler tercih edilebilir.

Makat bölgesine temas edilmiyor

Hemoroidi olan şahıslar çoğunlukla utanıp çekinerek muayene ve tedaviden kaçınmaktadır. Bu metotta anal bölgeye bir temas olmadığı için şahıslar ekseriyetle rahat bir tedavi süreci yaşadığını tabir etmektedir. Süreç kol ya da kasık damarından girilerek yapılır ve makat bölgesine dokunulmaz. Bu da hastalar açısından hayli konforlu olmaktadır. Ameliyatsız bir formüldür. Cerrahi kesi, dikiş yahut genel anesteziye gerek duyulmaz. Süreç sırasında ağrı hissi asgaridir. Girişimsel bir süreç olduğu için kısa müddette taburcu olma imkanı sağlar. Hastalar çoğunlukla tıpkı gün taburcu edilir. Güzelleşme mühleti de süratlidir. Ekseriyetle 1-2 gün içinde toplumsal olağan yaşama dönüş mümkündür.

Tedavi sonrası bunlara dikkat!

Uygun hasta seçimi ve yanlışsız teknikle süreç muvaffakiyet oranları epeyce yüksektir. Fakat her tıbbi metotta olduğu üzere hemoroid embolizasyonunda da tekrarlama ihtimali olabilir. Beslenme alışkanlıkları düzeltilmezse ve kabızlık devam ederse nüks riski artabilir. Bu noktada rahatsızlığın tekrarlama ihtimalini önlemek için;

• Kabızlığa karşı bol su tüketilmeli,
• Lifli beslenilmeli,
• İlk birkaç gün ağır kaldırma ve efordan kaçınılmalı,
• Anal hijyene itina gösterilmeli,
• Hekimin verdiği ilaçlar nizamlı kullanılmalıdır. 

Hemoroid embolizasyonu, bilhassa ameliyat istemeyen yahut cerrahiye uygun olmayan hastalar için yeni jenerasyon, konforlu bir tedavi seçeneği sunmaktadır. Makat bölgesine müdahale edilmemesi, tıpkı gün taburculuk imkanı olması ve süratli güzelleşme müddeti üzere avantajlarıyla günümüzde sık tercih edilen tedavi yolu olmaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı