İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Sıhhat ve İyilik Merkezi’nde (İZSEM) Dünya Diyabet Günü nedeniyle  diyabet ve faal hayatın diyabete müspet tesiri bahisli seminer düzenledi. Ayrıyeten Kültürpark’ta fiyatsız kan şekeri ölçümü yapılırken, diyabetle sağlıklı hayat konusunda bilgiler verildi. 

Halk ortasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabet, tüm dünyada olduğu üzere Türkiye’de de süratle artan global bir halk sıhhati sorunu. Dünya Diyabet Federasyonu datalarına nazaran dünyadaki her dokuz yetişkinden birisi diyabet hastası. Türkiye’de ise 10 milyonu aşkın diyabet hastası bulunuyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Sıhhat İşleri Dairesi Başkanlığı, diyabetli yurttaşların ömür kalitesini artırmak ve risk altındaki vatandaşları bu hastalıktan korumak için eğitim ve danışmanlık çalışmaları yapıyor. 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nde de İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Çiğli’deki İzmir Sıhhat ve İyilik Merkezi’nde (İZSEM) bilgilendirme ve faal hayatın diyabete olumlu tesiri üzerine seminer gerçekleştirildi. Ayrıyeten Eşrefpaşa Hastanesi iş birliği ile Kültürpark’ta vatandaşlara fiyatsız kan şekeri ölçümü yapıldı. Aktiflikte, diyabetle sağlıklı hayat konusunda bilgiler verildi.  

Diyetisyenden altın pahasında nasihatler
İZSEM’de düzenlenen eğitimde ise Sıhhat Eğitimleri Şube Müdürlüğü’nde vazifeli Diyetisyen Emre Turhan, diyabet farkındalığını artırmak ve diyabet eğitimini yaygınlaştırmak için köy köy, mahalle mahalle diyabet farkındalığı eğitimleri düzenlediklerini belirtti. Turhan, “Bu eğitimlerde diyabetin nasıl bir hastalık olduğu, diyabette beslenme, fizikî aktivite ve öz bakımın ehemmiyetini anlatıyoruz. Şeker hastalarının en büyük endişelerinden birisi de ‘yediklerimiz kan şekerimi yükseltir mi?’ dehşetidir. Bu noktada diyabet hastalarının bilhassa karbonhidratlardan korkmamaları gerekir. Burada kıymetli olan kan şekerini yavaş yükselten kompleks karbonhidratları tüketmektir. Kompleks karbonhidratlar tam tahıllar, kuru baklagiller, sebzeler ve meyvelerde bulunur. Yüksek şeker ziyan verir, düşük şeker öldürür. Bu nedenle şeker hastalarının hipoglisemi tehlikesine rağmen kesinlikle yanlarında kan şekerini süratli artıracak karbonhidratları taşımaları ve orta öğün yapmaları çok değerlidir. Tekrar kan şekeri ölçümü yapmak hayat kurtarır. Beslenmenin düzenlenmesi için bir diyabet diyetisyenine gidilmesinin yanı sıra tabibin verdiği ilaçları nizamlı kullanmak ve sistemli doktor denetimine gitmek de çok önemlidir” dedi.  

Diyabet ve egzersiz
Sağlık Eğitimleri Şube Müdürlüğü’nde misyonlu Fizyoterapist Hülya Yıldız ise “Düzenli yapılan fizikî aktivite kan şekerinin dengelenmesine katkı sağlar ve diyabetin oluşturabileceği öbür hastalıkların, yani komplikasyonların oluşmasını geciktirir. Antrenmana başlamadan evvel kesinlikle kan şekeri ölçümü yapılmalı, yüksek seyreden şeker düzeyleri varsa ağır idmanlar yapılmamalıdır. Orta şiddette yapılan direnç idmanları ve aerobik antrenmanlar kan şekerini dengeleyerek diyabetin denetim altına alınmasına yardımcı olur. Gün içinde 10 dakikadan az olmamak koşuluyla orta şiddette yapılan yürüyüş aktiviteleri genel güzellik halini artırarak diyabetle hayatı kolaylaştırır. Diyabetin âlâ yönetilmesinde sağlıklı hayat usulü değişiklikleri çok kıymetlidir. Bu nedenle sistemli antrenman, sağlıklı beslenme ve tertipli tabip denetimi diyabet tedavisinde olmazsa olmazdır” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı